Hani güzel bir rüya görmek, sabah güneşli bir güne uyanmak umuduyla yatar, gece yarısı korkunç bir kabusla uyanırsınız ya,
Hani büyük umutlarla 'Tamam artık gidiyorlar ' hayaliyle sandığa gider, hiçbir şeyin değişmediğini görüp hayal kırıklığına uğrarsınız ya,
Hani hak, hukuk, adalet egemen olur artık derken, Anayasa ve yasaların ayaklar altına alındığını görürsünüz ya,
Hani yüzyılın en büyük depremini yaşadıktan sonra hala yaraların sarılmadığını izlersiniz ya,
Hani dar gelirli halkım artık nefes alır diye düşünür, daha büyük ekonomik krizlere karşılaşırsınız ya,
Eski bir şarkının günümüze seslenen sözlerine benziyor;
İşte öyle bir yıl...
Hayaller vardı, umutlar vardı, özlemler vardı 2023'e girerken... Olmadı... Gerçekleşmedi...
Yine baskı, yine adaletsizlik, hukuksuzluk, yine korku, yine yoksulluk, yine yolsuzluk, yine yalan, yine talan...
Sonuç; yine düş kırıklığı...
Şubat ayında kahredici bir deprem felaketi. Hatay, Kahramanmaraş ve Adıyaman 'ı aralıklarla vuran bir felaket ve 50 binden fazla can kaybı. Arama kurtarma çalışmalarındaki rezillikler, enkaz kaldırmadaki çarpıklıklar, sonrasında elektrikte, suda, ısınmada hala giderilemeyen sorunlar, sarılamayan yaralar...
***

Peki adalet, hukuk nerelerde? Depremin büyüğünü adalet yaşıyor. Anayasa Mahkemesi kararları sanki yok hükmünde. Alt mahkemeler, Yargıtay, bu yüksek mahkemenin kararlarına meydan okumakta... Hatay halkının özgür iradesiyle milletvekili seçtiği Can Atalay Anayasa Mahkemesi’nin açık kararlarına rağmen inatla cezaevinde tutuluyor.
Ya ekonomi; yoksulluk diz boyu, mutfaklar yangın yeri. 2023 Ocak ayında benzin 19 lira bile değil, bugün neredeyse 38 lira. Çeyrek altın geçen Ocak ayında 1.905 lira, bugün 3.250 lira. Ete, süte, ekmeğe, yağa hiç girmeyelim. İşçi, memur, esnaf, emekli, üretici perişan...
Siyasette neler olmuş geçtiğimiz yıl?

Muhalefet partileri saçma-sapan bir ‘Altılı Masa’ kurmuş. Bir oturuyorlar, bir kalkıyorlar. İktidar ipleri ele geçirmiş; her türlü yalan, iftira serbest. Kurgulanmış iftira kasetleri yalaka medyanın gündeminden hiç düşmemiş. Sandıklarda güvenlik hak getire. Sonuç muhalefet için yine hüsran...
Tarikatlar, cemaatler milli eğitime kancayı takmış, küçücük beyinleri zehirlemekle meşgul. O kadar ileri gidiyorlar ki, Bakan bile cemaatlerle protokol imzaladıklarını itiraf ediyor. Tarikatlar bakanlıklara çöreklenmiş, nemalanmakta...
Şöyle bir geriye bakıyorsunuz; ülke uluslararası mafyanın cirit attığı bir yer haline gelmiş. Kara para aklayanlar, uyuşturucu baronları, milyon dolarları dolandırıp yurtdışına kaçıranlar adeta cennette yaşıyorlar.
Hal böyle olunca spor temiz mi kalacak? Yasadışı bahis çeteleri sülük gibi spora yapışmış. Futbolda trajediler sürmekte… Kulüp başkanı sahaya girip hakemin kemiklerini kırıyor. Bir başka kulüp başkanı takımı sahadan çekiyor. Futbol federasyonu olanları tribünden keyifle seyrediyor.
***

Peki, 'Yüzümüzü güldüren hiçbir olay yok mu 2023'te? ' derseniz; var. Kadın Voleybol Milli Takımımız biri dünya şampiyonluğu olmak üzere 3 şampiyonluğu 2023'e sığdırdı. ‘Atatürk'ün Kızları’nın başarıları dışında güreşte Buse Tosun Çavuşoğlu, boksta Busenaz Sürmeli ve Busenaz Çakıroğlu da ülkeye altın madalya getirdiler.
Bir altın madalya da yıl sonunda Galatasaray ve Fenerbahçe'den geldi. Atatürk ve Cumhuriyet düşmanı küstah araplara yılın en mükemmel gollerini atan iki güzide kulübümüz, milletimize Cumhuriyet’in 100. Yılı’nda en güzel armağanı verdi.