Yapmakta olduğum bir çalışma için “Efendi” adlı kitabını bir kez daha okumakta olduğum Soner Yalçın, bu kez “Tağut” ile çıktı karşımıza. Başlangıçta anlamını bilmediğim bu sözcük kitap içinde bakın nasıl anlatılıyor; 

“Tağut; Kuran’ın asıl manasını bozandır…kafalarına göre kitaba hadise, hüküm ekleyip çıkarandır… Dini içeriden bozup, tahrip edendir… Mazluma zulmedendir… Hakka savaş açıp batıla sarılandır… Zalimlerin kurduğu düzendir! Yani tağut, bugünkü emperyalizm, bugünkü kapitalizm, bugünkü neoliberalizmdir!” 

Soner Yalçın, tağutları ve eylemlerini anlatmaya başlamadan önce de Kuran’daki Bakara suresinden söz ediyor: “Kim tağutları reddeder ve Allah’a inanırsa en sağlam kulpa sarılmış olur!” 

BOŞ İNANÇLAR DİN OLDU 

Kitabı okurken, son yüzyıl içinde boş inançların nasıl din haline getirildiğini, akılsızlığın nasıl güçlendiğini, insan aklının nasıl tutsak alındığını anlıyorsunuz. 

Hurafenin, dinden daha güçlü olduğunu örneklerle anlattığı bir yazısı muhafazakar çevrelerde ilgi görünce bu kitabı yazmaya karar vermiş. Nitekim bu tez bütün kitap boyunca öylesine incelikli işlenmiş ki, okunan her bölümde kırılan şifreler, insanın kafasında aydınlık bir iz bırakıyor. 

BAŞLIKLARDAN MESAJ ÇIKARMAK 

Bölümlerdeki konu başlıkları hem birbiriyle bağlantılı hem de özgün. Her birinde Tağut düzeninden örnekler var. Bazıları şöyle; İki Din, Yalancının Mumu Hep Yanıyor, Atatürk’ün Sünni Devleti, İslam Sağcı mıdır? NATO’cu Türk Subaylar ile İslamcılar Kol Kola… 

Yazar, sadece dinin kötü niyetle kullanımından değil Cumhuriyet tarihinde bu kötü niyetlilere yol açan siyasal olaylardan da söz ediyor: “…Cumhuriyeti kuran Osmanlı’nın son kuşağının ana hedefi kapitülasyonlardı. Ama bunlar sonradan unutuldu, Batı’ya yine esir düşüldü… 

“…Cumhuriyet tarihinin üç büyük kırılması oldu: 1950 yılı DP… 1983 yılı ANAP… 2002 yılı AKP… DP, kapitülasyonları diriltti. ANAP, kapitülasyonları büyüttü. AKP ise teslimiyeti sağladı. Her dönemde yapılan tek icraat var aslında: Cumhuriyet’in yok ettiği kapitülasyonlara Türkiye pazarını koşulsuz-sınırsız açmak!” 

 DUNNING- KRUGER SENDROMU

 “Tağut” kitabından öğrendiğim bu sendromu, makalemi tatlandırmak için yazıyorum. Yazarın “Cahil Sendromu” dediği bu hastalıklı beyni taşıyan bir kişi, aslında çok az şey bilmesine rağmen, her şeyi bildiğini zanneder ve bunu her ortamda dile getirir. Bilmem gözünüzün önüne gelenler oldu mu? 

Galiba en tehlikelisi, yobaz, dinbaz, sahtekar ve ahlaksız “tağut”ların cahillerle iş birliği yapması!