Galileo... İtalyan bilim insanı.
Rönesans simgelerinden!
Teleskobu buldu, Jüpiter'in uydularının varlığını... Samanyolu'nun yıldızlar kümesi olduğunu da!
Güneş ve gezegelerinin hareketlerini inceledi.
Son tahlilde; dünyanın ve gezegenlerin güneşin etrafında döndüğünü iddia etti, başına gelmeyen de kalmadı. Engizisyon kapısında da iddiasını ünlü
"Eppur, si muovel-Ama gene de dünya dönüyor"
cümlesiyle yineledi. 70'indeydi müebbete mahkum olduğunda!

***

Bir iktidar partisinin eski yöneticisi ekranlardaki "kadrolu konuğu", 1923 Cumhuriyeti'ni yok sayıp "yeni devlet kurulduğunu" söyledi.
Öncesinde de Anayasa'nın ilk 4 maddesinin değişebileceğini, Atatürk'ün de "Kurucu Lider" olmadığını savundu.
Resmen hadsizlikti, saçmalamıştı.
Anayasal suç işlemişti.
Ne özelliğe sahipti ki bu konuk?
Onu konuk edenlerin tercihi miydi Parlamenter Sisteme ve Kurucusu'na saldırtmak?
Hâluk Işık Hocam dün şu tespiti yaparken köşesinde yerden göğe haklıydı:
"Oğan'ın sözlerinin fotokopileri, on yıllar boyunca ve aynı kişilerin benzerleri tarafından yazılıp söylenmekte, bugünlerde bahşettiği fütursuzlukla ve bu ülkenin irili ufaklı kanallarında her akşam yinelenmektedir!"
Peki, ülkenin en yetkilisi Sayın Cumhurbaşkanı'nın
"15 Temmuz Çanakkale'den anlamlı" tümcesi, "kadrolu konuk"
Ayhan Oğan'ı teyit, "Yeni kurtuluş savaşı" fikri, "yeni devlet" inşasına alıştırma olarak mı okunmalıydı?

***

Dönelim Galileo'ya...
İktidara yakınlığıyla bilinen bir yazar Ayhan Oğan'ı "Galileo" yapmış, verilen tepkilere kızmış
O Galileo'nun ünlü sözüyle de savunmuş!
Ve "yeni devlet icat eden" Oğan kendisini arayan yazara da yinelemiş;
"İkinci kurtuluş, Türkiye'nin tam bağımsız, halkın devleti olarak dizayn edildiği, kurumsal yapıya kavuştuğu sürecin lideri de Recep Tayyip Erdoğan ve onun yanında saf tutan siyasi liderlerdir."
Yazar da sormuş;
"Bunların hangisi yanlış ya da bunca eleştiriyi haklı kılacak kadar radikal?"
Pes artık!

***

Galileo'li yeni devlet tartışmaları içimizi yakıyor.
Milli Mücadele'nin doğum yeri Samsun'da bıçaklar, meşaleler girerken "Yaşa Mustafa Kemal Paşa" yazılı pankartın tribünlere sokulmaması; yüreğimizi acıtıyor. (Tarih bunu da yazacaktır!)
Geldiğimiz nokta şu;
"Atatürk, Cumhuriyet, milli bayramlar karşıtlığı, laikliği sıfırlayan yasalar, şiddet ve din referanslı politikalarla ayrışmış toplum."
Bunu hak etmiyoruz!

***

"Çakma Galileo" Ayhan Oğan ve fotokopilerine sözümüz şudur:
"1923 Türkiye Cumhuriyeti, kanla kazanılan savaşla kuruldu. Yıkılmazdır!"
Yazıyı; dostumuz Balyoz Kumpası mağduru Deniz Kurmay Albay Bora Serdar'ın ifadesi ile tamamlayalım;
"Duman demire ne yapabilir ki?"(Değiştirilemeyecek bir şeyi değiştirmeye uğraşmak yararsızdır)
Ve bu kafa, 100 yıldır bu gerçeği öğrenemedi.