Böyle bir başlık atıldığında aklımıza şöyle bir şey geliyor. Boş bir havuzu A musluğu tek başına 10 saatte, B musluğu 30 saatte doldurabiliyor. C musluğu ise tam dolu havuzu 20 saatte boşaltabiliyor. Bu üç musluk, 15 saat açık bırakıldığında havuzun üstten 450 metreküp su taştığına göre, havuz kaç metreküp su alır? Sınav klavuzundan aldığım bu soruyu, biraz sorun yaratmak için aktarmış değilim. Bu problem, uzmanı tarafından kolayca çözülebilir. Ama bizim daha ciddi problemimiz var; İzmir'de havuz yok... Şahane yüzücüler yetiştiren, kentin en önemli sorunlarından biri havuz yetersizliği...Spor basını stad konusunu çok işledi. Nitekim çözüldü, çözülüyor...Ama havuz konusu yeteri kadar gündeme gelmedi. Bir iki cılız haber o kadar... Bu konunun ciddiyetini otizimli yüzücülerin ortada kalmasıyla öğrenmiş oldum. Otizimli çocuklara antrenman yapacak havuz bulunamıyor. Bu sorun yaz aylarında daha az hissediliyordu. Açık havuzlar vardı. Olmadı denizde antrenman yapma imkanı oluyordu. Ama havalar soğuyup kapalı havuza ihtiyaç olduğunda, sorunun derinliği ortaya çıktı. Mesele yönetcilerin duyarsızlığında da kaynaklanmıyor. Zaten milli sporcular bile tek kulvarda en az üç kişi antrenman yapıyor.
Durum öyle hal almış ki; Yüzmede çok başarılı otizimli sporcunun annesi, babadan kalma tarihi evlerini satışa çıkarmış, satabilirse gelen parayla havuz yapmayı düşünüyor.
Amacı hem kendi oğlunun antrenman yapmasını sağlamak, hem de otizimli yüzücüleri havuza kavuşturmak.
Keşke bu olay o kadar kolay olsa...
Havuz dediğiniz suyu doldurmaktan ibaret değil. Bunu böyle sanan villaların havuzlarını gidin görün çoğu çiçek yetiştiriyor. Ya da dünyanın en pahalı deposu olarak kullanılıyor. Neyse konuyu dağıtmayayım. Havuzun bakımı için yapımından daha fazla emek ve dikkat gerekiyor. Salgınların kol gezdiği bir ortamda yüzme havuzunun hijyen şartlarını bir ailenin tek başına karşılaması çok zor. Yetkililer de bu sorunu görsün artık. İzmir'in havuza, havuzlara ihtiyacı var. Sadece otizimliler için değil. Yüzme sporu yapmak isteyen herkes için. Koca İzmir'e bu ayıp yakışmıyor...