İnsan pek umursamıyor. Hiç olmayacakmış gibi geliyor. Ama uzmanlara göre beklenen bir şeydi. Sonuçta 400 küsur yıl sonra deprem gerçeğiyle yüzleştik. İzmir ciddi bir tehlike atlattı. 

Giden canlar, yıkılan binalar... 

Yinede hep teselli olabilecek şeyler aradık. O küçük kız çocuğunun saatler sonra kurtarılması, o afilli delikanlının belki ünlü olurum diye enkaz altında kendi videosunu çekmesi. Hep yüreğimizi ısıtan şeyler oldu. 

***

Bazıları üzülsün mü sevinsin mi bilemedi. Mesela yakın dostumuz bir ailenin yaşadıkları... Anne baba işe gidiyor, 8 yaşındaki oğlanın da okul günü. Depremden sonra buluşup eve dönüyorlar. Ama bakıyorlar ki üçüncü kattaki daireleri zemin kata inmiş. Ortada ev mev kalmamış.  Birbirlerine sarılıp ağlıyorlar. Yeniden eski şartları yakalayabilmeleri için dur durak bilmeden 20 yıl daha çalışmaları lazım. E buna da şükür. Yani öyle diyorlar...

Aslında İzmir iyi bir sınav verdi.

Kurtarma ekipleri organize çalıştı.Kurulan çadırlar, yemek dağıtımı, toplanan yardımlar... Biz hiç bu kadar uyumlu seri bir çalışma görmedik. “Nerde bu devlet ?” diye bağıran, “yardım bekliyoruz gelmiyor” diye sızlanan da olmadı. İzmir Büyükşehir Belediyesi bu organizasyonda ciddi sorumluluk üstlendi ve iyi bir çalışma sergiledi. 

Dediğim gibi herkes görevini yaptı. 

Mesela yandaş medya depremin bütün ayrıntılarını verdi, bir tek İzmir Büyükşehir Belediyesi'nden ve Başkan Tunç Soyer'den bahsetmedi, yok saydı. 

Demek öyle talimat almışlar. 

Bazı nahoş olaylar da oldu tabii. Mesela iki kadının depremzedeler için toplanan battaniyelerden bir kaçını evlerine götürmeye kalkması. Kendilerini uyaran görevlilere pişkin şekilde diklenmeleri... 

Sosyal medyaca günlerce konu oldu. Herkes kadınları kınadı. Ama bence başka açıdan da bakmak lazım.Belki de onlar depremzede gibi yaşıyorlar. Belki de soğuk kış geceleri için bir battaniyeleri bile yok. Belki onlar da çocukları için mücadele veriyor.

Kim bilir?

***

Umarız böyle bir faciayı bir daha yaşamayız. Deprem geçti gibi duruyor ama paranoyası devam ediyor...

Mesela artçılardan birinde adam sokaktayken, apartmana doğru koşmaya başladı. Balkondan bağırdım, “Tersi olacaktı...”

Duyan kim?