Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ile Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in açıkladığı kamuda tasarruf paketinin detayları tam olarak Nasreddin Hoca fıkrası gibi değil mi? Bir tek bana böyle gelmiş olamaz. Konu ile ilgili haberleri bol bol okumuş ve izlemişsinizdir, ben paketin maddelerini tekrar tekrar saymayacağım ama birkaç kelam etmek isterim.
Öncelikle açıklanan maddelere baktığımızda adeta bir itiraf niteliğinde değil mi? Resmen, “Biz bugüne kadar har vurup harman savurduk” demiyorlar mı? Çok önceden olması gerekeni şimdi önümüze tasarruf olarak sunuyorlar. Bu bariz aklımızla dalga geçmek oluyor. Üstelik ne kadar tasarruf edeceğimiz, bütçe açığının ne kadarının karşılanacağına dair bir bilgi de göremedim. Hedefi tutturamamaktan mı korktunuz yoksa bir hedefimiz mi yok? Rakam yok ama zaman var. Bunu gerçekten komik bulmamış olamazsınız. Tasarrufun süresi mi olur? Ne yani 3 yıl dişimizi sıkalım sonra yine lüks araçlara binmeye devam mı?
***
Dikkatimizi çeken bir diğer konu da; tasarruf edecek kısım yine alt ve orta kesim. Lojmanlar, personel servis araçları, kamuda personel sayısı, esnek çalışma saatleri… Üsttekiler yani işin her zaman kaymağını yiyenler aynı şekilde devam ediyorlar. Ne uçaklarından, ne arabalarından, ne koruma ordularından, ne de yılda bir kez uğranan ya da kapısının önünden dahi geçilmeyen köşklerden, saraylardan hiç haber yok. E ne diyelim “itibardan tasarruf olmaz”!
Peki yap işlet devret modelleri ile ödenen paralardan haber var mı bu pakette? Köprüler, yollar, şehir hastaneleri… Ben göremedim.
Neyse bakan bey kendisi söyledi; “Bu ne ilk ne de son olacak”. Yani bu paketin de bundan öncekilerden bir farkı yok. Yıllardır açıklanan paketlerin hiçbiri işe yaramamış olacak ki sürekli tekrarlıyoruz. Açıkçası bu da biraz "dostlar alışverişte görsün” paketi olmuş.
Şaşırdığım, üzüldüğüm bir diğer nokta da muhalefet! Her zamanki gibi yine kayıplarda. Özellikle liderlerden gür bir ses duyamadık. Özellikle de ana muhalefet. Sanırım Sayın Özgür Özel’in gündeminde daha önemli farklı konular var. Ne diyelim buna da tamam. Ey yukarıdakiler biz tasarruf ederiz, biz kemer sıkarız, biz vergimizi veririz, biz ay sonunu düşünürüz. Yüzden sizler hiiiçççç merak etmeyiniz biz buradayız!
