Türkiye siyasetine damga vurmuş gerçek bir yurtsever rahmetli Kamran İnan’ın bir sözünü asla unutamam: Türkiye kadar kendi hainini yetiştiren bir ülke yoktur!
O, Dış ilişkiler Komisyon Başkanı, ben de yardımcısıydım. Bu sözleri, o sırada TBMM’de bulunan bazı isimlerin yaptıklarından söz ederken söylemişti.
SHP’nin açılışını duyunca, Kamran İnan’ın sözlerindeki ‘Türkiye’ sözcüğü yerine ‘CHP’ koymak geldi içimden.
AKP’nin, neredeyse yüzde doksanını kontrol ettiği medya her gün CHP’yi birbirine düşürmeye çalışırken SHP’yi yeniden açarak kırgın, kızgın ve küskün CHP’lilere adres göstermek başka nasıl anlatılabilir ki?
SHP kurucuları olarak kamuoyuna sunulan listede hemen hiçbir tanıdık isim yok ama arka planda intikam peşinde olan birilerinin bulunduğunu düşünmemek elde değil!
ÖZGÜR ÖZEL CİDDİYE ALMAMALI
Siyasi olarak hiçbir varlık göstermesi mümkün olmayan bu partinin kuruluşunu, CHP Genel Başkanı Özel, hukuksal yönden araştırdığını açıklayarak fazla ciddiye almış görünüyor. Bu davranış, CHP’ye zarar vermek isteyen ‘intikamcıları’ yüreklendirmekten başka işe yaramaz! AKP’nin desteğini aldıktan sonra hukuksal olmasa ne yazar!
KARAYALÇIN’IN KARARLI TUTUMU
SHP delegelerinin, CHP çatısı altına girmeye karar vererek partiyi feshettikleri dönemde SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın idi. Doğal olarak gözler ona çevrildi. Karayalçın bu harekete karşı çıkarak, siyasi ahlak açısından SHP’nin yeniden kurulmasının yanlış olduğunu söyleyerek eklemiş;
“CHP iktidara yürüyor. Yeni bir parti kurarak buna engel olmaya çalışıyorlar.”
KILIÇDAROĞLU DURMUYOR
Öncelikle söyleyeyim; Kılıçdaroğlu’nun yeni kurulacak bir partiye destek vereceğini düşünmüyorum. Ancak Vedat Yenerer’in sorularına verdiği yanıtlar yenir yutulur gibi değil!
CHP Genel Başkanlığından ayrılmak zorunda kalınca kendisine bir büro tutan ve yeni CHP yönetiminin altını oymaya çalıştığı düşünülen Kılıçdaroğlu, CHP’de en az 50 vekilin kendisine sadık olduğunu söyleyerek açıktan meydan okuyor.
“Siyaseti bırakmadım. Tam da ortasındayım. Yeni parti kurmayı hiç düşünmedim. Parti belli, CHP!”
İnsan ister istemez şunu düşünüyor: Keşke bu elli vekilin kırkı, sizin meclise soktuğunuz ve CHP’nin sırtında – sizin deyiminizle- bir hançer gibi duran sağ vekiller olsa!
Ah Sayın Kılıçdaroğlu ah! Keşke CHP’nin yakasını bırakabilseniz!
Ama içimizi yakan başka bir olay var!
Keşke, Cumhurbaşkanı olmak hırsıyla gözünüz dönmeseydi de şu anda İmamoğlu Cumhurbaşkanı olabilseydi.