Önümüzdeki Pazar günü yeniden oy kullanacağız. Önemli olan oyunu ne için kullandığını bilmektir. Türkiye’nin içinde bulunduğu durum, ileriye dönük olarak bir ışık vermiyor.
Bugüne kadar izlenen politikalar siyasetten ekonomiye, adaletten özgür yaşama, kültürden çevreye, dış politikadan uluslararası ilişkilere her alanda kutuplaştırmayı artırmış, 100 yıl öncesinin “ULUS” olma savaşının başlangıcına dönmüştür. Etnik ve mezhepsel yaklaşımları ön plana çıkartan söylemler, ekonomide eksen kayması, içinden zor çıkılır bir konuma getirmiştir ülkeyi.
Cari açığın giderek büyümesi, Merkez Bankası rezervlerinin eksiye düşmesi, yabancı yatırımcının aradığı hukuk sisteminin oluşturulmaması, ihracatın ithalatı karşılayamaması, ekonomik yapının en önemli sorunudur.
İnsan hakları, can güvenliği, işsizlik, eğitim sistemindeki gelişmeler, enflasyon, gelecek endişesi ve halkın günlük yaşamını birebir yakından ilgilendiren konuların düzelmesi, ekonomik yapının düzelmesine bağlıdır. Bunun gerçekleşmesi için de ülkeyi yöneten ve yönetmeye talip olanların parçalanan değerlerin yeniden oluşturulması, birlik ve beraberliğin yeniden sağlanması için siyaset anlayışının yeniden yapılanması ön koşuldur. Pazar günü vereceğin oy bunu belirleyecek. Olumlu yönde kullanacağın oy ülkenin bir “KAOS” ortamına girmesini önleyecektir.
