Teknoloji takipçisi iseniz her okuduğunuz on teknoloji yazısının yedisi mutlaka ekonomi ile biter olduğunu fark etmişsinizdir. Çünkü son 50 senedir dünya da ekonominin enerjiden sonra ana itici gücü teknoloji oldu. Ve teknoloji ile ilgili diye düşündüğünüz firmaların başına gelen her şey mağarada yaşasanız dahi mutlaka ekonomik olarak sizi de etkiler oldu.
Dünya ve özellikle ABD, Kovid pandemisi sırasında fazla fazla bastığı paralar ile kapanmaları ve işgücü aksamalarını finans ettikleri için şimdi bu enflasyon krizi ile karşı karşıya kaldı. Ancak bu durumun tetikleyicisi pandemi olsa da asıl sorun çok önce başlamıştı. ABD uzun zamandır, ürettiğinden çok daha değerli gösterdiği ürünler ile ekonomik bir balon oluşturdu. Bu ekonomik balonu da uzun zamandır ABD’deki teknoloji şirketleri diye bilinen şirketleri şişiriyordu. Aslında “teknoloji şirketleri” değil. Buna sonra değineceğim. Sadece perakende tüketicisine ilk elden mal ve hizmet üreten ABD kökenli firmalar bu işten sorumlu oldular. Manipülatör sahip ve CEO’lara sahip bu ABD kökenli şirketler Çin kökenli ve aynı işi hatta daha fazlasını yapan ürünler ile rekabet için sürekli olarak ürünlerini abartarak, ürünlere silikon ve plastik olduklarını unutturacak kültürel anlamlar katarak sattıkları ürünlerin fiyatlarını şişirdikçe şişirdiler. 10 dolara mal olan bir ürün, markaya ekleştirilmiş imaj ve anlamlar ile 100 katına satılır oldu.
Covid pandemisi olmasa dahi bu balon patlayacaktı. Covid bu işi hızlandırdı. Zaten fahiş fiyatlar ile satılan markaların firmalarında çalışan kesimin de abartılı maaşları, gösterişli reklam harcamaları yüzünden de tıkanma noktası yaklaşıyordu. İnsanlar hastalıktan korkunca harcamalarını tekrar sorgulamaya başladılar. Fazla basılan paralardan kaynaklı enflasyonun önüne geçmek için de faiz artırımları peşi sıra geldi. Ve sonuç geçen hafta Tesla işe alımları durdurma kararı aldı. Şu an ABD’de birbiri ardına ismi teknoloji ile anılan firma benzer kararları almaya başladı.
Şimdi gelelim asıl sorumuza teknoloji firmaları balon mu? Ben sürekli göz önünde olan ve ürettikleri hizmet ve ürünlerin muadillerinin dünyanın birçok tarafında çok daha ucuza satıldığı cihaz ve yazılım firmalarına “teknoloji firması” gözü ile bakmaktan uzun zaman önce vazgeçmiştim. Bu firmaların sahiplerine de bakarsanız her biri yetenek ve zekalarından çok yaptıkları manipülasyon ve özel hayatları ile gündeme gelir oldular. Gerçekten üreten hiç kimse magazin basının dikkatini bu derece çekmez. Çünkü gerçekten işe yarayan bir şeyi üreten herkes, magazin basını için sıkıcıdır. Peki bu adamlar yeteneksiz veya bilgisiz mi? Hayır. Sadece göstermek istedikleri gibi bilimsel ve sayısal bir zekaları yok. Sosyal ve ticari zekaları yüksek. İnsanları nasıl yönlendirebileceklerini biliyorlar. Buna kendilerini müthiş bir vizyoner olarak göstermeleri de bu yönlendirmenin birer parçasıydı. İşe yarayan icatlarda da yaptıkları, çevrelerinde işten anlayan adamların vizyonlarını kendi vizyonları gibi satmak oldu. Ve hepsinin ortak paydası dünyayı daha iyi bir yer yapacağız klişesiydi. Şimdi ise görülüyor ki dünya diye bahsettikleri sadece kendi dünyalarıymış. Her biri milyarlarca dolar zengin oldu. Dünyanın yüzde 50’den fazla gelirini dünya nüfusunun yüzde 1’inin oluşturan bu sayılı kesim paylaşıyor. Ve biri bile bu servetini paylaşmayı halen düşünmüyor. Arada yaşlandıktan sonra ölüme yakınken “bari bir yerlere az biraz” bağışlayayım diyenler oldu. Buna da şükür.
O yüzden teknoloji firmaları balon mu? Bu balon patlayacak mı diye merak ediyorsanız. Hayır gerçekten teknoloji üreten hiçbir firma balon değil. Ama bu bahsi geçen firmalar evet kocaman birer balon. Dünya ekonomisini de onlara bağladığımız için ekonomik bir kriz olması kaçınılmaz. Ama bu ekonomik krizinde sadece perakende tüketiciler için olacağını da bilmeniz gerekiyor. Şu an bir paranın devir daimi içindeyiz. Dünya huzurlu bir yer yapıldığında(!) perakendeci tüketicilerden paralar çalınıyor. Dünya şimdiki gibi savaşının eşiğine getirildiğinde ulus devletlerin paraları silaha kanalize edilerek ulus devletlerin hazinelerinden çalınıyor. Elbette o hazineleri de bizim vergiler oluşturduğu için dolaylı yoldan yine bizden çalınıyor. Yani dünyanın devir daiminde dünyayı ekonomik olarak yönetenler bir dönem direkt, diğer dönem dolaylı olarak insanları sömürüyor. Bir soru ile kanıtlayayım. Göz önünde olan bu teknoloji firmaları bangır bangır ekonomik kriz var, çalışan almıyoruz, hatta işten çıkarmalar olacak derken; hiç silah üreticisi firmalar; batıyoruz, çalışan çıkaracağız dedi mi? O firmalar da teknoloji firması değil mi? Şu an o firmaların hisselerine baksanız herhangi bir düşüş görülüyor mu? Örneğin, F35 üretiminin başında olan firma başvuran ülkelere 10 sene sonraya gün veriyor.
Türkiye mi nerede? Nerede olduğumuzu hepimiz yaşıyoruz? Haberleri takip etmeyin marketleri takip edin yeter. Sağlıklı huzurlu günler dilerim.