Kötü olaylar insanları iyilerinden daha çok ve derinden etkilediği için hep akılda onlar kalır, denir.
Aslında biz, hangi olayların zihnimizde asılı kalmasına izin verirsek, bizimle onlar kalıyor. Kötü olayları daha yer etmeden silkeleyip atmak lazım. Korkuları ve endişeleri çoğaltmak yerine iyiye güzele tutunmalı insan.
“Kötü olan ne varsa unutalım” demiyorum ama bizde iz bırakıp, moral bozmalarına da izin vermeyelim
Kolay değil, diyeceksiniz. Ne kolay ki zaten? Yeter ki, imkansız olmasın.
Pandora’nın kutusundan bize kalan “Umut”, en güçlü silahımız. Umudumuzu korumamıza yardım edecek ne varsa, ona sıkı sıkı sarılmalıyız.
Türkiye’nin “hayvanlarla ilgili gündemi” nedeniyle, şu köşeden çoğu zaman kötü olayları yazıp yorumlasam da, yazmaktan en keyif aldıklarım mutlu hikayeler oluyor, çünkü bana umut veriyor.

***

Bu hafta içinde biri İzmir, diğeri İstanbul'dan iki sosyal medya paylaşımı gören herkesin yüzüne sıcacık bir gülümseme kondurdu.
İzmir'deki hikayenin başrolünde bir otobüs şoförü vardı. Dokuz Eylül Üniversitesi Tınaztepe Kampüsü'nden bir köpek, bardaktan boşanırcasına yağan yağmurda sırılsıklam olmuş halde bir otobüse sığınıyor. Ne şanslı ki, sığındığı otobüsün şoförü koca yürekli bir kahraman.
Şoför, “Rahatsız olan var mı? Yoksa ben, onu, son durağa kadar götürüp geri getireceğim” diye yolculara danışıyor. Otobüstekiler de rahatsız olmadıklarını söyleyince hep beraber yola devam ediyorlar. Bu arada yağmur diniyor, sokak köpeğimiz kuruyup güzelce ısınıyor.
Bir diğer güzel olay ise İstanbul’da vapur iskelesinde yaşanıyor. Eminönü’deki Adalar Vapuru iskelesinde bekleyen bir yolcunun çektiği görüntüleri, sosyal medyada tüm Türkiye izledi. Yine sağanak yağmurda, bu kez ıslanan bir kedi oldu. O da can havliyle kendini iskeleye attı. Kedinin sırılsıklam halini gören şehir hatları personeli ise, önce peçeteyle kurutmaya çalıştı hayvancağızı. Baktı olmuyor, bu kez bir yerlerden bez bulup onunla kuruttu kediciğin tüylerini. Yağmur dinene kadar kedi, iskeledeki bir diğer kediyle birlikte paspasın üzerinde mutlu mesut oturdu, bol bol da sevildi.
Türkiye'de hayvanlara eziyet, işkence, tecavüz, cinayet gırla... Ama bir de böyle güzel insanlarımız var bizim.
Vicdansızların karşısında vicdanı bol bir sürü erkek ve kadın var. Karanlığın karşısında, aydınlık var.
Çok yaşa İzmirli otobüs şoförü ve vicdanlı yolcuları!
Harikasınız İstanbullu vapur çalışanları!