Dünya ve Türk yazınının en büyük şairlerinden
Nâzım Hikmet hapisliğinde bir Pazar günü bu ünlü şiirini yazar;
"Bugün pazar.
Bugün beni ilk defa güneşe çıkardılar.
Ve ben ömrümde ilk defa gökyüzünün
bu kadar benden uzak
bu kadar mavi
bu kadar geniş olduğuna şaşarak
kımıldamadan durdum.
Sonra saygıyla toprağa oturdum,
dayadım sırtımı duvara.
Bu anda ne düşmek dalgalara,
bu anda ne kavga, ne hürriyet, ne karım.
Toprak, güneş ve ben...
Bahtiyarım..."
***
Nazım Baba da futbolla ilgilendi. Her pazar Bursa Cezaevi'nde Orhan Kemal'in de katıldığı iddialı maçlar yaptı. Gazetelere yorumlar bile yazdı, dışarıdayken! Hatta 85 yıl öncenin Akşam'ında Müjdat Gezen’in babası Nejdet Gezen‘in yönettiği Fenerbahçe-Galatasaray derbisini kaleme almıştır bir Pazar günü...
Şiir bile yazmıştır “Futbolda eski kurdum" dizesiyle başlayan, "Futbol potinlerim kurşun kalemimden öğrendi bu zanaatı" diye biten...
***
Dün Pazar'dı. İzmir'de bahardan kalma bir gündü. Şairin dediği gibi gökyüzü masmaviydi. Güneş bir harikaydı. Göztepe-Konyaspor oynuyordu Gürsel Aksel'de. Sarı-Kırmızılı tribünlerde muhteşem bir ambiyans ve taraftarların astığı hemen göze çarpan bir pankart vardı;"Hasrete Vurduğumuz Göz Göz Yürek Bizim". Çekişmeli bir oyundu. N.El Maestro'nun oyuncuları hırs küpüydü, baskılıydı. Golcü kaptan Jahoviç'in daha 16.dakikada sakatlanması, dezavantajdı. Top bir o kalede, bir diğer kaledeydi. Ama ilk 45'te golü bulan üstün form grafikli Konyaspor oldu. Savunma-forvet dengesini kurmakta başarılıydı Yeşil-Beyazlılar ve oyun disiplinininden de kopmadılar hiç.72'de de ikinci golleri geldi.
Rahatladılar. İki golde de Serdar Gürler'in payı büyüktü.
Güneşli pazarın üç puanlısı -iyi pas yapan- Konyaspor oldu.
İzmir ekibinin bitirici adamlara ihtiyacı var. Bu net!
Taraftarı her zaman yanında Göz Göz'ün bir an önce zor günleri aşması dileğiyle...
