AKP’nin hızla eridiği bir dönemde, Muharrem İnce’nin yeni bir parti kuracağına ilişkin iddialar üzerine, firari FETÖ’cü Tuncay Opçin’in paylaştığı mesaj ilginçti: “Saray'ın Truva Atı ortaya çıktı: Muharrem İnce”
2018 Şubat’ında CHP genel başkanlığına adayken, İnce’yi araştırarak yazdığım ‘Kılıçdaroğlu, İnce ve cesaret’ başlıklı köşe yazımı anımsadım. İnce ile ilgili ulaştığım bilgilerden özellikle ikisinden çok rahatsız olmuştum.
Fethullah Gülen’in sağ kolu olduğu 2010 yılında, Hüseyin Gülerce Hürriyet Kelebek’te Faruk Bildirici’ye verdiği röportajda şöyle demişti: “10 yıl dershanecilik yaptık. Muharrem İnce öğrencim benim. Dershanemizde fizik öğretmenliği yaptı, beraber derslere girdik. Dostluğumuz sürüyor.”
İnce hakkında fezleke hazırlanmış bir cinsel taciz suçlaması da vardı. Suçlamayı yapan CHP’li hanımı youtube’da izleyince, büyük olasılıkla doğru söylediğini düşünmüş, İnce’nin çapkınlığına ilişkin eşinin söylediği “Bu tür olaylar beni ilgilendirir. Oğlumu bile ilgilendirmez” sözleri bu düşüncemi pekiştirmişti.
Genel başkanlık seçimini kazanan Kılıçdaroğlu’nun 5 ay sonra cumhurbaşkanlığına aday gösterdiği İnce, ben dahil birçok kişiyi umutlandırmış, ancak seçim gecesi, hangi gerekçeyle olursa olsun, dört gözle beklenen konuşmayı yapmamış ve büyük hayal kırıklığı yaratmıştı.
İnce’nin Haklı Olduğu Yönler Var mı?
Evet, var. “Bana destek olan kim varsa partiden ya atıldı ya pasifize edildi ya küstürüldü… … Cumhurbaşkanı adayı olmuş bir CHP’linin … …en arkaya oturtulması (kurultayda) tabii kırdı beni” derken ne kadar haklıysa, “Bugünkü sistemde bölmek mümkün değil ki” derken, o kadar haksız. CHP’de Atatürk düşmanlarının yer bulabilmesine kızdığını söylerken, Ekmeleddin İhsanoğlu’nun aday gösterildiği seçimde kendi adayının, Atatürk’e bakış açısı malum Mehmet Bekaroğlu olması (Şirin Payzın’ın ‘Ne Oluyor?’ programı, CNN Türk) ise büyük çelişki!
Sorunların Çözüm Yolu
Kimin haklı olduğundan daha önemlisi, çözüm yolunun ne olduğu… Artık ‘CHP’nin İsmet Abi Formülü’ olan Kılıçdaroğlu’nun iyi bildiği, İnce’nin de öğrenmesi gereken şu:
CHP’de ‘lider’ sorunu kalmadı; Mansur Yavaş Cumhurbaşkanı, Ekrem İmamoğlu ise parlamenter sisteme geçildiğinde CHP Genel Başkanı ve Başbakan adayı olacak; İzmir’in başarılı belediye başkanı Tunç Soyer de onları destekleyecek. Boşalacak İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı da Kaftancıoğlu’na yakışır. Yani CHP’liler artık başarıları kanıtlanmış liderleri aday olarak görmek istiyorlar, başarısızlıkları kanıtlanmışları değil.
Kılıçdaroğlu ve diğer yetkililer, İnce’yi destekledikleri için pasifleştirilmiş ve küstürülmüş değerli CHP’lilere derhal sıcak mesajlar vermeli, kucak açmalı ve bölünmeyi önlemeliler; yoksa en az İnce kadar suçlu olurlar.
İnce Truva Atı mı?
Saray’ın Truva Atı olmadığı kesin. Gülerce’nin söyledikleri doğru olsa bile, FETÖ ile bağının sürdüğüne ilişkin hiçbir kanıt yok. “FETÖ AKP’nin gitmesini istemez mi?” diye sorarsanız: “Kesinlikle istemez.”
Sözün Özü:
Ey CHP… En basit organizmalardan amipler bile bölünerek ‘çoğalıyor’; lütfen bölünerek ‘azalmayalım’!