“Bağırsam neye yarar, nasılsa duymazlar/Ben bir kömür ocağının onulmaz göçüğüyüm/İçimde cesetler ve daha ölmemişler var.”

(METİN ALTIOK)

Manisa-Soma’da Soma Kömür İşletmeleri’nin madeninde vardiya değişimi sırasında yangın ve su basması sonucu 301 madenci “katledildi”.

Tam 10 yıl önce, Soma’da yürek acıya düşmüştü!

Kömür karası bir gündü 13 Mayıs…

Bir avuç kömür için bir ömür verdi 301 maden emekçisi.

Cumhuriyet tarihinin en büyük iş ve madencilik faciasıydı.

Ülkemin üzerine kömürden bir bulut çöküvermişti.

Kurtarma çalışmaları sırasında da içimizi kavuran görüntüler vardı.

Örneğin sağ kurtarılan işçilerden Murat Yalçın’ın ekranlara da yansıyan sözleri…

Sedyeye alınan emekçi, görevlilere “Çizmelerimi çıkarayım, sedye kirlenmesin” diyordu.

***

Facianın ertesi günüydü. Dönemin Başbakanı Erdoğan Soma’ya geldi.

Bir basın açıklaması yaptı, ardından bir grup vatandaş tarafından da protesto edildi.

Acılı vatandaşlar ‘Hükümet istifa’ diye slogan attı.

Protestoların ardından konvoy hareket ederken Başbakanlık Müşaviri olduğu belirlenen Yusuf Yerkel, o protestoculardan birini -özel harekat polisleri yere yatırdığında- nefretle tekmeliyordu.

Bir de ayağım incindi diye rapor alıyordu.

O, tekme hiç ama hiç unutulmadı, unutulmayacak da.

Peki müşavire ne oldu? Ödüllendirildi!

“Bu işin fıtratında ölüm var” diyenlerce -bir süre sonra-Frankfurt Konsolosluğu’nda Ataşe olarak göreve başlatıldı!

Meslektaşlarımız Mehmet Emin Al ve Mehmet İnmez’in farklı açılardan çektiği tekmenin fotoğrafı; bir ibret belgesidir, günümüzde otoriterleşmeyi anlatır…

***

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Manisa Milletvekiliydi o günlerde.

Soma katliamını mecliste hep gündeme getirdi, mağdurların hakkını savundu.

Özel, Soma faciasının 10. yılında dün Soma’daydı, Soma Belediyesi’ni ziyaret etti.

TV’de izledim, özetle şunları söyledi: “10 yıldır yas tuttuk, hukuku adaleti aradık. Soma Davası yeniden görülmeli. Bu davanın bir daha görülmesi ve adaletin tecelli etmesi için mücadelemizi sürdüreceğiz. Görülmeden adalet gelmez. Soma Davası yeniden görülmüyorsa Türkiye’de normalleşme olmaz!

Soma’ya adalet gelmeden Özgür Özel hayata gözlerini yumamaz, gözü açık gider.

Soma’ya vicdan borcumuz var. Soma’nın hesabını soracağız…

Soma’daki madencilerin hesabı sorulmadan, durursak yüreğimiz kurusun…”

Dileriz sayın Özel dileriz, sorarsınız…

***

“10 yıl Geçti ‘Adalet’ Patronu Korudu, Emekçinin Payına Ölüm Düştü-BirGün Gazetesi”

Soma Davası’nda tutuklu sanık kalmadı.

Ama o canları, onların haklarını savunanlar tutuklandı!

Hak ve adalet mücadelesine öncülük eden avukatlar dışında kimse hapiste değil!

Örneğin; TİP Hatay Milletvekili Avukat Can Atalay. 

Gezi’den 18 yıl hapis cezası verildi, şimdi Silivri’de!

Sorumlulardan bir türlü hesap sorulamadı.

Soma’da yaşananlar bu ülkenin yüz karasıdır.

Hayatın sudan ucuz olmasına -böylesi iş cinayetlerine- isyan ediyoruz.

O emekçilerin tekmelenmesine, coplanmasına itiraz ediyoruz.

***

Soma301, ders olmadı; acılar dinmedi Amasra, Ermenek, Şirvan ve İliç’te işçiler canını verdi yine. 

Meslektaşım Zülal Kalkandelen’in uyarısıyla izlediğim; YouTube’ta Mukavemet TV’nin 8 yıl  önce hazırladığı video şöyle başlıyordu;

“Yer üstünde doymayanların, yer altında katlettiklerinin anısına saygıyla…”

“Çizmelerimi çıkarayım mı” diyen yüce gönüllü madenciyi de, onun arkadaşına da -hayat boyu o tekmesiyle anılacak- kalpsizi de unutmadık, unutmayacağız...

“Adalet 10 Yıldır Göçük Altında, Acılar Hep Diri, Taze…”