Bilirsiniz Simon Kuper orjinal adı "Football Against The Enemy" yani "Futbol Asla Sadece Futbol Değildir" adlı kitabında özetle yeşil saha ve stadyumdan çıkarttığı futbolun politika, ekonomi ve kültür ile ilgisinden bahseder.

Ancak bugün Simon Kuper'in kitabından değil de 1929 yılında Erich Maria Remerque tarafından kaleme alınan  ve 1. Dünya Savaşı'nde geçen "Batı Cephesinde Yeni Bir Şey Yok" adlı eserin hikayesi ile İzmir futbolu arasındaki benzerlikten bahsedeceğiz.
İki defa beyaz perdeye de aktarılan romanın kahramanları onca mücadele ve gözyaşına rağmen geriye bir bakıyorlar ki, bir adım bile ilerlenememiş.
İzmir takımlarının da bundan 10 yıl önceki durumları ile bugün geldikleri noktaya baktığımızda ne dediğim çok daha iyi anlaşılacaktır.
En alttan başlamak gerekirse bir dönemin mülk zengini kulübümüz İzmirspor 2010'da profesyonel lige veda ettikten sonra ne yapsa da bir adım ileri gidemedi  ve bugün bir türlü amatör küme girdabından kurtulamıyor..
Gelelim Bucaspor'a.. 2014-2015 sezonunun 10. haftasını 1. Lig'de 16. basamakta geçiren sarı-lacivertliler de daha sonraki sürede hüsran yaşayıp amatöre kadar düştü. Yani bugün 2. Lig'de izlediğimiz Bucaspor  eski bildiğimiz Bucaspor değil..
İzmir'in yapısal anlamda kabuk değiştiren kulüplerinden Altınordu'ya gelirsek; "Şeytanlar" 2014-2015 sezonunda 1. Lig'de 10. haftada 10. sırada yer alırken, sezonu 7. sırada tamamladı. Ne var ki: yönetiminde daima "ego"ların  ağır bastığı Altınordu da yine bugün bir alt ligde.
2014-2015 sezonunda 1. Lig'de 10. hafta itibarıyla 7. sırada yer alan Karşıyaka'da o sonbaharda "Süper Lig" hayalleri kurulmaya başlamıştı. Ancak evdeki hesap bir kez daha  çarşıya uymadı. Süper Lig bir yana Kaf-Kaf iki sezon içinde iki lig birden düşerek 6 yıldır 3. Lig'de çile dolduruyor.
İsminin başında "Büyük" sıfatı bulunan tek kulüp olan Altay da geride kalan 10 yılda büyük gelgitler yaşadı. 10 yıl önce 2. Ligde bulunan siyah-beyazlılar Süper Lig dahil bütün profesyonel liglere şöyle bir uğradıktan sonra bugün yine aynı ligde ancak geleceği pek de parlak durmuyor.
Göztepe'ye gelince; Bir zamanlar amatör kümeye kadar giden ve kabuk değiştiren sarı-kırmızılı takım 10 yıl önce yer aldığı 2. Lig'den sonra zaman zaman çalkantılar yaşasa da sonunda yakaladığı istikrar sayesinde bugün Süper Lig'deki tek İzmir kulübü durumunda. Ayrıca doğru bir işbirliği ile yabancı bir yatırımcı ile gücünü birleştiren sarı-kırmızılılar şimdilik doğru çizgiyi yakalamış görünüyor.
Bu arada bahsettiğimiz 2014-2015 sezonunda 1. Lig'i ilk 6 sıra içinde bitiren takımlardan beşi Kayserispor, Alanyaspor, Adana Demirspor, Samsunspor ve Antalyaspor'un bugün halâ Süper Lig'de mücadele ettiklerini hatırlatmakta fayda var.
Sonuç olarak; her fırsatta ülkenin "Avrupa'ya açılan penceresi" olduğu söylenen ancak özellikle son 10 yıldır politik, ekonomik, kültürel  ve sosyolojik bakımdan sürekli geriye giden İzmir'in futbolu da bunlara paralel olarak bir adım ileri gidebilmiş değil.
Gerçekten de "Futbol Asla Sadece Futbol Değildir" ve ne yazık ki;  "Batı Cephesinde Yeni Bir Şey Yok"...