Dünya belli bir süreden bu yana bir “Sistem Değişikliği” sürecinde.Sağ, sol ideolojilerin ortadan kalktığı,banker diktasının uyguladığı neo- liberal ekonomik yapının çöktüğü sistemin yerine kurulacak yeni düzenin kimler tarafından nasıl kurulacağı kavgası tüm ülkelerde güncel bir konu.
Dünya belli bir süreden bu yana bir “Sistem Değişikliği” sürecinde.Sağ, sol ideolojilerin ortadan kalktığı,banker diktasının uyguladığı neo- liberal ekonomik yapının çöktüğü sistemin yerine kurulacak yeni düzenin kimler tarafından nasıl kurulacağı kavgası tüm ülkelerde güncel bir konu. Türkiye,iyi yönetemeyen,nasıl yöneteceklerini bilemeyenlerin sen- ben kavgasından ,yeni aktör ve ressamların çizeceği yeni “ Büyük Resim”de nerede nasıl rol alacağı,bu oluşumda nasıl etkin olabileceğinin kararını ve yönünü belirlemiş değil.
Yapay zeka,doların yerini alması beklenen “COİN” lerin gölgesinde de yapılması beklenen sistem değişikliğinde en geç 10 yıllık bir süreçte Çin’in hemen hemen her alanda “Baş Aktör” olacağı gözüküyor.Çin’in Nyamar,Bengaldeş,Pasifik’te, Akdeniz de Pire den başlayan Afrika bazı limanları kapsayan genişlemesi dünyadaki ekonomik yapıyı etkileyecek niteliktedir.
Amerika ve batı ülkelerindeki gelişmeleri ve iktidara gelme kavgalarını, demokrasi,insan hakları,özgürlükler,iklim değişikliğine karşı alınacak önlemler gibi değerlerin ortadan kaldıracak bir zihniyet değişikliğinin önemli göstergelerden biri de Uluslararası mahkemeler tarafından suçlu bulunan Netanyahu’nun çılgınca alkışlanması olmuştur.
Eflatun’un zamanında “seçici” seçmenler tarafından önerdiği demokrasi kavramının,bu zihniyet değişikliğinin kabul etmediği,”çlkarlarını” engellediği zaman bunu rafa kaldırabileceğinin ortaya çıkması da ayrı bir göstergedir. Küresel tiranların bu yaklaşımına karşı Çin’in ekonomik ve teknolojik gelişmesini siyasal açıdan savunduğu “Halkın Egemenliği” tezi, sistem değişikliğinde baş aktör olma yolunu daha da kolaylaştıracak gibi gözüküyor.
