Değerli okurlar; Geçen haftadan bu güne öyle şeylerle karşılaşıyorum ki, iyiki o yazıma Magandalık 1 demişim , meğer magandalık hakkında daha ne kadar çok şey varmış dedirtti bana.
Gelin birer birer bakalım. İsterseniz önce trafikteki magandalardan başlayalım. Magandalar araç kullanmayı bilirler ama trafiği kullanmayı bilmezler. Mesela Döner kavşaktan geriye dönecekse arabasını orada düz devam etmek veya ikinci çıkıştan çıkmak isteyen araçların en sağına sürer ve yeşil yandıktan sonra diğer bütün araçların önünü keserek sağa dönmeye çalışırlar. Mesela çift şeritli bir yoldan ana yola çıkacaksa sol şeritten çıkmaya çalışır, ana yoldan gelen araç nedeni ile çıkamayınca sağ şeritte normal çıkışını yapan aracın üstüne binerler, Herhangi bir sapakta sizler sola dönmek için sıra olmuş beklerken magandalar sıraya girmez, sıranın dışından gelerek sizin önünüzü kesip kaynak yapar, yol ortasından trafiği hiçe sayıp dönerler, yolda slalom yaparlar canınızı ve malınızı tehlikeye atarlar, yaya geçidinde üstünüze araba süreler, asla size yol vermezler, daha yeşil yanmadan sarı ışıkta fırlarlar, yolda durup yük veya yolcu indirirler, kızıp bir şey söylerseniz en hafifinden küfür yersiniz, biraz daha cazgırına çatarsanız aracınızı tekmeler, camınızı yumruklar, az daha kötüsü camı kırıp saldırırlar.
Trafikteki bir başka magandalık türü herkese ait otopark yerlerine sandalye masa koymaları, dükkanlarının önüne birşeyler koyup sizin park etmenize engel olmalarıdır. Oralara park etmeye kalkarsanız “ arabamız gelecek” demeleridir. Burayı belediyeden kiraladınız mı dediğinizde cevapsız bırakırlar, oysa ki siz de bu devlete vergi ödüyorsunuz, sizin de oraya en az onun kadar park etme hakkınız olduğunu hiçe sayarlar.
İşin bir başka kötü tarafı da bütün bu olan bitenler yani kural ihlalleri bazen Trafik polislerinin önünde olmasına, bazen bizzat şikayet etmenize rağmen müdahale edilmeyebilmesidir. Trafik kontrollerinin sadece radar kontrolü, alkol kontrolü ile sınırlı olmaması hareketli kontrolün yapılması her türlü usulsüzlüğe müdahale edilmesi gereklidir. Aksi takdirde magandalar trafikte hükmünü sürdürmeye devam eder.
Magandaların bir diğer özelliği şehre zarar vermeleridir. En hafifinden ellerindeki çöpü sokaklara atarlar, her sabah yürüyüş yaptığım kent ormanındaki bankların oturma yerlerindeki tahtaların söküldüklerine, su sebillerinin musluklarının çalındığına şahit oluyorum. Magandalar tahtaları söküp mangalda yakıyor, muslukları çalıp satıyorlar. Magandalar Trafik levhalarını hedef tahtası yapıp gelip geçerken ateş ediyorlar. Yollarda dikkat edin trafik levhaları delik deşik. Bunlar gezdikleri dolaştıkları her yerde zarar vermeye devam ediyorlar. Meydanlardaki, refüjlerdeki çiçekleri söküyor, parklarda piknik yapıp atıklarını oralarda bırakıyor, kaldırım bordürlerini, tretuvar taşlarını söküp bahçelerine taşıyor, sokaklara işiyorlar.
Hangisini anlatsam. Kaldırımlarda üçlü dörtlü gruplar halinde yürüyüp size yol vermiyorlar, bunlardan birine kazara çarparsanız bana omuz attın diye kavga çıkartıyorlar, hemen hepsi en azından çakı, bıçak ama çoğunluğu pala veya ateşli silah taşıyorlar, korkutmak için taşımak neyse ama kullanmaktan da çekinmiyorlar. Ortalık kan gölü. Gece geç vakit sokaklarda bağırıyorlar, çocuk parklarında içki içiyor, uyuşturucu kullanıyorlar. Sıkıysa müdahale et, sonraki durağın ya hastahane ya da morg.
Magandalar için kadın erkek farketmiyor. Daha bu hafta bir maganda trafikte münakaşa ettiği kadına tokat atıp bayılttı. Öbürü sokak ortasında kadın dövüyor, bir başkası yolda yürüyen kadını taciz ediyor, “ yurtta sulh cihanda sulh “ ülkesi , “ evde şiddet her yerde şiddet” ülkesine dönüştü.
Ahlak…! Hani, nerede. Hoşgörü…! Var mıydı öyle bir şey, Allah Allah vallahi hiç görmedim. Saygı, Sevgi …!, sağda solda biraz kalmış ama arayıp bulmak gerek. Örf, âdet…! Yapılan kazılarda zaman zaman ortaya çıkıyor. Müzelerde görebilirsiniz.
Cezalar caydırıcı olmadıkça, yapılan yapanın yanına kâr kaldıkça, eğitim istenilen seviyeye yükseltilemedikçe, aile terbiyesi tekrar eskisi gibi etkin hale getirilmedikçe Maganda magandalığını yapmaya devam edecek biz de susup oturacağız.
