Geçen gün sosyal medyada sokak hayvanlarının farklı görselleri eşliğinde şöyle bir mesaja denk geldim: “Onlara iyi davranın, çünkü sokakta ne zorluklar çektiklerini bilemezsiniz.”
Öyle doğru bir cümle ki bu! Kim bilir sokakta önünden yürüyüp geçtiğimiz hayvanlar neler neler yaşıyor…
Ne kadar aç kaldılar kim bilir?
Bir lokma bulabilmek için kaç saat durmaksızın yürüdüler?
Bir restoranın önünde karınları açken yayılan kokuları içlerine çekerek ve yemek yiyen insanları izleyerek kaç saat geçirdiler?
Kaç çöp tenekesini karıştırdılar yiyecek için?
Kaç kez sağanak yağmurda sığınacak bir yer bulamayıp sırılsıklam oldular?
Dondurucu soğukta kaç kez titrediler?
Bizler klimalı, vantilatörlü ortamlara sığınıp, soğuk sularımızı yudumlarken onlar kavurucu sıcaklıklarla nasıl baş ettiler?
Yazın bir damla suya hasret kaldıkları oldu mu?
Kaç kez bir insan tarafından kovalandılar?
Kaç kez bir insandan veya daha güçlü bir hayvandan şiddet gördüler?
Tacize uğradılar mı?
Bir gün ansızın evlerinden sokağa terk edildiler mi?
Ya da dünyaya gözlerini zorlu sokaklarda mı açtılar?
Yaralandıklarında acı içinde ve çaresiz kaldılar mı?
*
Kedi ve köpek gibi evcilleşmiş hayvanlar için sokakta yaşam mücadelesi vermek zor. Biraz empati yapabilmek lazım.
Gönül ister ki evcil hayvanların yeri tehlikeli sokaklar olmasın. Tamamının birer yuvası, onları sevip koruyacak insan-aileleri olsun.
Bu hayale ulaşmanın yolu tabii ki sokak hayvanlarını toplayıp sokaktan bin beter koşullardaki hapishaneden beter bakımevlerine tıkmak ve kafesler dolunca da öldürmek değil!
Var olmuş, bu dünyaya gelmiş her canlının hakkıdır yaşamak.
Yetkililerin görevi buna saygı gösterip, onları yaşatmak olmalıdır. Bir başka görevleri de ileriye dönük bilimsel ve etkin çözüm yollarını hayata geçirmektir.
Kısırlaştırmak, uzun süreli satış ve üretim yasağı getirmek, merdiven altına sıkı denetim yapmak ve sahipli hayvanların sokağa terk edilmelerinin önüne geçmek tek ve en doğru çözümdür.
*******************************************************************************
*******************************************************************************
KISA HABER
Ekosistem savaşçıları
için UNEP’ten çağrı
Dünya ekosisteminin dengesini korumasında önemli bir rol üstlenen tozlayıcılar iklim değişikliği başta olmak üzere çeşitli nedenlerle tehdit altında. Birleşmiş Milletler Çevre Programı (UNEP) sosyal medyadan yaptığı çağrıda arılar, uğur böcekleri, bazı sinek türleri gibi faydalı böceklerin ekosistemlerin çökmesini önlemede kritik bir rol oynadığını hatırlatarak bu canlıların korunması gerektiğini vurguladı. UNEP’in açıklaması şöyle devam etti: “Bu türler, çiçekleri ve mahsulleri tozlaştırıyorlar, doğal olarak zararlı popülasyonları yönetiyorlar ve ekosistemlerin dayanıklılığını artırıyorlar. Bu isimsiz kahramanları korumaya yardımcı olacak bazı ipuçları şöyledir;
Onlara ihtiyaç duydukları besinleri sağlamak için yerli çiçekler ekin. Zararlı tarım ilaçları yerine doğal haşere kontrol yöntemlerini tercih edin. Yabani bahçe alanları oluşturarak onlara güvenli barınaklar sunun. Bu minik canlıları koruyalım ve destekleyelim, çünkü onların sağlığı bitkilerin, insanların ve gezegenin sağlığının anahtarıdır.”
*************************************************************************
*************************************************************************
Fransa’da her yıl 100 bin hayvan terk ediliyor
Evcil hayvanların sahipleri tarafından terk edilmesi dünyanın her yerinde yaşanan bir sorun. Fransa ise Avrupa ülkeleri içinde en çok sokağa terklerin yaşandığı ülke oldu. 30 Millions d'Amis Vakfı'nın gerçekleştirdiği kampanya da bu soruna dikkat çekti. 18 Haziran 2019'da başlatılan kampanya, hayvan ihmalinin ve terk edilmelerin ne kadar ciddi boyutlara ulaştığını geniş kitlelere duyurarak insanlarda farkındalık oluşturmayı hedefliyor.
Kampanya kapsamında yapılan çalışma çarpıcı istatistikleri de ortaya koydu. Buna göre Fransa'da her yıl 100.000 hayvan terk ediliyor. Sadece yaz aylarında sahipleri tarafından terk edilen evcil hayvanların sayısı ise 60.000’i buluyor. 30 Millions d'Amis Vakfı Başkanı Reha Hutin, “Bu bizim utanç verici rekorumuz. Bu bir elektroşok kampanyası! 30 yıldır kendimizi tekrarlıyoruz. Artık yeter dememiz gerekiyor” dedi.
Bu rakamların sokağa terk edilme meselesinin acil müdahale gerektiren derin bir toplumsal soruna işaret ettiğine dikkat çekilen kampanya kapsamında hayvanların terk edilmesine ilişkin farklı senaryoları gösteren bir de video çalışması hazırlandı. Kampanya videosunda, hepsi terk edilmeye karşı savunmasız olan tipik ev hayvanları (köpekler, kediler, hamsterler ve tavşanlar) yer alıyor. Vakıf, bu hayvanları göstererek insanların bu durumlarda empati hissetmelerini ve harekete geçmelerini umuyor.
******************************************************************************
******************************************************************************
Sulak alanlar ormanlardan 3 kat hızlı yok oluyor
Dünya yüzeyinin sadece yüzde 6’sını kaplamasına rağmen küresel biyolojik çeşitliliğin yüzde 40’ına ev sahipliği yapan sulak alanlar iklim değişikliği ile yanlış tarım ve su uygulamaları nedeniyle hızla yok oluyor. Hem Türkiye hem de Dünya açısından son derece önemli olan bu konu bu yıl 22. kez Doğa Derneği öncülüğünde gerçekleştirilecek olan Türkiye Kuş Konferansı’nda ele alınacak. “Kuruyan Göller ve Tatlı Su Ekosistemleri” teması ile 14-15 Haziran 2025’de İzmir’de düzenlenecek olan konferans uzmanları bir araya getirecek. Konferansla ilgili dernekten yapılan açıklamada şu ifadeler kullanıldı: “Son 50 yılda dünya genelindeki sulak alanların yüzde 35’inden fazlası yok oldu. Akdeniz, 1970’ten bu yana doğal sulak alanlarının yüzde 50’den fazlasını kaybetti. Sulak alanları ormanlardan 3 kat daha hızlı kaybediyoruz. Son elli yıl içinde omurgalı canlı popülasyonlarında yaşanan en büyük azalma yüzde 83 ile tatlı su türlerinde meydana geldi. Akdeniz’de kışlayan ince gagalı kervançulluğunun nesli tükendi. Tuz Gölü, Van Gölü, Seyfe Gölü gibi sulak alanlar birer birer kuruyor. Suya yönelik yanlış planlama ve uygulamalar tepeli pelikan nüfusunun yüzde 9’unun kışladığı Marmara Gölü’nü tamamen kuruttu. Kaybettiğimiz gölleri, sulak alanların korunmasını ve restore edilmesini konuşacağımız Kuş Konferansı kuş gözlemcilerini, bilim insanlarını, doğa koruma mücadelesi verenleri ve doğa severleri bir araya getirerek araştırma, koruma ve alan savunma faaliyetlerine dair bilgi ve deneyimlerini paylaştıkları bir alan oluşturacak.”
****************************************************************************
****************************************************************************
“Hayvanlar ilham vericidir. Nasıl yalan söyleneceğini bilmezler. Onlar doğal güçlerdir.”
- Charles Bukowski