Eylemlerinle, ettiğin beylik laflarla bir takım sıfatlar kazanmak, apoletler takmak ne kadar kolay..
Oysaki insani değerleri koruyabilmek ne kadar da zor bu ülkede..
Bunun en son örneğine Trabzonspor-Bodrum FK maçında ayrıntılı bir şekilde şahit olduk..
Sen bu ülkede çok büyük takımlar çalıştırmışsın..
Şampiyonluklar kazanmışsın..
Milli Takım'la dünya ikinciliği yaşamışsın..
Hatta lakapların arasında "filozof" etiketi var, ancak şu yaptığına bak..
Şenol Hoca; Volkan Demirel'in deprem sırasında ekranlardaki yardım çığlıkları, gözyaşları bugün bile herkesin beyninin kuytu bir köşesinde duruyor..
Ondan en çok nefret eden Galatasaray taraftarları bile 6 Şubat sonrası Volkan'ı ayakta alkışladı.
Ama sen 72 yaşına gelmişsin, olur olmaz şeyler konuşmuşsun, buna karşı en yakın arkadaşlarının bedenlerini toprak altından çıkaran genç meslektaşının gönlünü alacağına bir de "İt olsa karşılarım" diyerek hakaret ediyorsun..
O zaman da maksadını aşan laflar etmiştin, şimdi de açıkça görüluyor ki, ağzından çıkanı artık kulağın duymuyor..
Unutma "Güneş" belki "balçıkla sıvanmaz" Şenol Hoca; daha uzun yıllar takım da çalıştırabilirsin belki ama..
Zaten ben de sana "büyük teknik direktör olamazsın" demedim ki...
* * *
Süper Lig ve 1. Lig'de sezonun ilk yarısı çok şükür sona erdi.
Bu hafta yine 3-4 maçın tamamını, 7-8 maçın da özetini izledim.
Her iki ligde de benzer hedeflere yürüyen takımların maçlarında öyle hakem faciaları yaşandı ki..
Ancak şu artık netleşti, liglerin kaderini "VAR" hakemleri belirleyecek..
Sezon başında futbol endüstrimizin paydaşlarının en önemli gündemi "kaçak yayınla mücadele" idi hatırlarsınız..
Peki artık bu konuda kimseden tek kelime duyan "VAR" mı?