Karşılaşmanın oynanacağı statta teknik adamlar bir araya getirilirdi..

Başkanlar dostluk mesajları verirdi..

Güvenlik kurulu toplantısı yapılır maçın saati dert edilirdi..

TSYD, tenis kulüpte kaptanları bir araya getirirdi..

Tribünlerin paylaşımı sorun olurdu..

Salı gününden itibaren haberler yapılmaya başlanılırdı..

Eski futbolculara rakip takım formaları giydirilip fotoğraflar çekilir anılardan söz edilirdi.

Duayen spor yazarlarından Aydın Sevgel iki takım arasındaki istatikleri, Şakir Kuruş da oyun planlarını perşembeden yazardı..

Maç sabahı artık heyecan doruğa ulaşırdı..

Tribünler yükünü alır tezahüratlar ortalığı yıkardı..

Basın tribününde sağa baksan Şevket Özçelik,  Gürkan Ertaç, Selamettin Bayındır, sola baksan Avni Erboy, Hüseyin Yangır, Tayyar Özdemir..

Tribünün en üst sırasında genç kulüp muhabirleri Yılmaz Coşkun, Muhittin Akbel, Gürsel Kuru, gazeteleri için maçı yazacaklar..

Süleyman Alasya maç öncesi soyunma oadası koridorlarında atlatma haber peşinde..

Kale arkalarında kütük gibi fotoğraf makineleriyle Aydın Atar, Gazanfer Karpat, M.Ali Okumuş, Ergun Ulcay, M.Ali Varış, Aykut Fırat..

Maç oynanır biter..

Heyecan dolu 90 dakikanın ardından; bir gün sonra maçı anlatan sayfalar dolusu haber, kritik ve fotoğraf..

İşte 35-40 yıl önce ister lig olsun, ister TSYD Kupası, işte böyle yaşanırdı İzmir'de derbi heyecanı..

Ya bugün?

Mesela cumartesi günü Altay-Altınordu derbisi vardı.

Sahada adı sanı duyulmayan vasat futbolcuların mücadele ettiği bir İzmir derbisi..

Önden gazetelerde birkaç sütunluk haberler yapıldı belki..

Maç günü stadın önünde cılız bir kalabalık..

Eski ruhundan eser kalmayan Alsancak Stadı'nda tribüne çıktığımda içim burkuldu.

Basın tribününde aktif sadece 1 gazeteci vardı.

Sahada 4 foto muhabiri.. İkisi belki de kulüplerin elemanı..

İzmir derbisini hepi topu 3-5 yüz kişi izledi..

İşin bir diğer acı tarafı, derbiyi bir gün sonra okuyabileceğiniz bir gazete de yoktu.

Çünkü maddi sıkıntılar yüzünden artık İzmir'de yerel gazeteler pazar günleri yayınlanmıyordu..

Ha belki haberiniz yoktur Altınordu, Altay'ı 3-2 yendi.

Golleri kimin atığını söylememe gerek yok, çünkü zaten tanımazsınız..

İşte böyle dostlar, tarihe değil arşive geçen bir derbi geride kaldı İzmir'de kimsenin hatırlamayacağı..

Stattan çıkarken Sezen’in şu şarkısını mırıldanıyordum istemsizce;

Şimdi bana kaybolan yıllarımı verseler..