Tüm dünyanın gündeminde olan, bizimde günlerdir uykularımızı kaçıran tarihi seçime bir gün kaldı...
Tüm dünyanın gündeminde olan, bizimde günlerdir uykularımızı kaçıran tarihi seçime bir gün kaldı…. Kalbimin bir yanı büyük bir coşkuyla dolu, bir diğer yanı korku... Türkiye dışında hiçbir ülke yoktur ki çocuğundan yaşlısına seçim günü beklesin, kaygı bozukluğu yaşasın, rüyalarında görsün...
Bugün işe gelirken radyoda Nihat Sırdar’ın programını dinliyordum.. Konu neleri unutmadığımızdı… Hepimizin son 20 yıldır unutmadığı o kadar çok şey var ki… İçimizi dele dele yaşamaya devam etmek zorunda kaldığımız toplumsal travmalar… Bugün unutmadıklarımızı yazacağım size… Hatırlayalım ki bir daha bunları yaşamayalım, yaşatmak isteyenlerin karşısında omuz omuza mücadele edebilelim…
UNUTMUYORUZ!
• Ülkenin kurucularına iki ayyaş dendiğini
• Soma faciasını
• Tekmelenen maden işçilerinin yakınlarını,
• Defalarca çapulcu, terörist, gavur gibi hakaretlere uğradığımızı
• Ali İsmail’i
• Berkin Elvan’ı
• Abdullah Cömert’i
• Ethem Sarısülük’ü ve daha sayamadığımız nice ismi
• Anamızı da alıp gitmemiz gerektiğini
• Tedavi için yardım isteyen kanser hastası Dilek Özçelik’e harçlık verilmesini
• Kadınların yerinin evleri olduğunun defalarca söylenmesini
• Adı tacizle gündeme gelen vakıflarının soruşturulmaması için kahkahalarla oy kullanılmasını
• Halk, borç içinde can verirken milyarlarca liralık yolsuzluk yapanların aklanmasını
• KPSS’de çalınan sorularla beraber çalınan hayallerimizi ve hayatlarımızı
• Yaşanan her felaketin mukadderat ve kader olarak adlandırılmasını
• Yan gelip yattığımızı
• Kadınlık onurumuzun hiçe sayılmasını,
• Gerekirse kadın dövülmeli diyenleri
• Evine yiyecek götüremeyen babaların hayatlarına son vermelerini
• Ülkede yaşanan beyin göçü için 'giderlerse gitsinler' denmesini
• Çorlu tren kazasında kaybettiğimiz canları ve kimsenin ceza almamasını
• Günlerce yanan ormanların göz göre söndürülmemesini
• Dünyanın en kıymetli alanları olan ülkenin her karışının talan edilmesini
• Katledilen hayvanların katillerinin cezasız kalmasını
• Pınar Gültekin’i
• Ceren Özdemir’i
• Özgecan Aslan’ı
• Güleda Cankel'i
• Şule Çet’i
• Münevver Karabulut’u
• Rabia Naz’ı
• Nadira Kadirova’yı
• Gülistan Doku’yu
• Kadın cinayetlerini durduracağız platformuna açılan kapatma davasını
• Boşanma aşamasına olduğu eşi tarafından Ezgi Zerkin’i ve hala yakalanmayan Deniz Özarslan’ı
• İstanbul Sözleşmesi’ni
• Türkan Saylan’ı
• Elinde sopasıyla, ağaçları korumak için tek başına dozerin güzergahına oturan Havva Ana’yı
• Atatürk Havalimanı’nı
• Yrb. Ali Tatar’ı
• Yalan söylemediği için işinden, yerinden yurdundan olan müezzin Fuat Yıldırım’ı
• Cemaat yurdunda uğradığı baskıya dayanamayıp hayatına son veren Enes Kara’yı
• Oğluna okul kıyafeti alamadığı için hayatına son veren İsmail Devrim’i
• Ailesi için adalet arayışından vazgeçmeyen Emine Şenoyar’ı
• Gülşen’e verilen hapis cezasını
• Bu ülkenin aydınlarına, doktorlarına akademisyenlerine verilen hukuksuz cezaları, sürgünleri
• Liyakatsizliğin tüm kurumları tepeden tırnağa sardığını
• Kadınlara HPV aşısının hala ücretsiz olması konusunda bir adım atılmamış olmasını
• Milyonlarca işsizi, güvencesizi
• Pandemide yalnız bırakıldığımızı
• Kahramanmaraş, Hatay, Adıyaman, Osmaniye, Gaziantep, Şanlıurfa, Malatya, Diyarbakır, Adana, Kilis ve Elazığ’da yaşanan deprem felaketinde ölenleri
• Çadır satanları
• Acılı halka hakaret edenleri
• Enkaz altında günlerce diri diri bekleyip, kurtarılmadıkları için hayatını kaybedenleri
• Enkazdan sağ çıkıp soğukta, sokakta, bu hayatta yapayalnız bırakılmalarını
• Hala birçok insanın çaresizce sokakta tek başına olmasını
Unutmuyoruz!
Ben yazarken yoruldum, utandım… Sanırım asla bitmeyecek bir liste bu..1 hafta daha düşünsem sayfalarca sürer.. Ama bu yazı burada dursun... Bu yazı ileride çocuklarımıza umutlarını kaybetmemeleri gerektiğinin belgesi olsun, onlara sağlam ve güvenilir bir hayat sunabilmek için geçtiğimiz yolların haritası olsun…