Eskişehir, dünyanın en yaşanabilir üçüncü kenti seçildiğinde sanıyorum ülkemizde hiç kimse buna şaşırmadı. Çünkü Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen’in bu mucizesini bilmeyen yok ve otobüsler dolusu insan Eskişehir’e akıyor. Şık restorasyonları, müzeleri, tramvayları, yüzülebilir Porsuk tekne turları ve kentin her yanında güncel yaşamı anlatan heykelleriyle Eskişehir’de öyle bir atmosfer var ki, insan kendini Avrupa’nın bir üniversite kentindeymiş gibi hissediyor. Yılmaz Hoca’nın yarattığı bu Eskişehir, temiz sokakları, kafeleri, kent içindeki yeşil parkları ve özel planlandığı belli olan -gözden uzak- köşeleriyle üniversite gençleri için tam bir kültür cenneti! 

SANAT SOKAĞI ve AVLU SANAT

Özel bir nedenle geldiğim Eskişehir’de ziyaretine gittiğim Yılmaz Hoca, Avlu Sanat Kompleksi’nin birkaç gün önce açılmış olmasının sevincini yaşıyordu. Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce, belli ki hocasının izinde ve onun önerileriyle, Eskişehir’deki kent ve kültür devrimini aynı hızla sürdürecek. Büyükerşen’in yarattığı bu kent mucizesinin sürekli olması gerektiğini bildiğinden olacak Yılmaz Hoca’yı yanında tutmaya özen gösteriyor ve onun sonsuz proje hayallerinden yararlanıyor. 

***

Ayşe Başkan, Odunpazarı bölgesinde, Sanat Sokağı’nın hemen yanında yer alan Avlu Sanat Kompleksi’nin açılışında; “Eskişehir’den yükselen bu sanat ateşi, bütün ülkeyi sarsın!” dileğinde bulunmuş. Keşke bütün CHP’li belediye başkanları onun bu dileğini duysalar da artık kendini sadece kültüre adamış olan Büyükerşen’den yararlanma akıllılığını gösterseler. 

BÜYÜKERŞEN KARİKATÜRLERİ 

Avlu Sanat Kompleksi içinde çok sayıda müzeden ikisinden söz etmem gerekiyor:  

Yılmaz Büyükerşen Karikatür Müzesi’nde Yılmaz Hoca’nın ortaokuldan beri çizdiği ve gençliğinde çeşitli dergi ve gazetelerde yayınlanmış olan karikatürleri ile değişik karikatürcüler tarafından geçmişte çizilmiş olan Yılmaz Büyükerşen karikatürleri var. 

Yılmaz Hoca’nın kendi çizdiği karikatürleri görünce, onun söylediği; “İlk paramı karikatürden kazandım!” sözünün ne anlama geldiğini daha iyi anlıyor insan. 

***

Kendi çizdiği karikatürlerin bir kitapçık haline getirilip getirilemeyeceğini sorduğumda, Yılmaz Hoca karşı çıkmadı. Belki içinden geçiyordu da “etik olarak” isteyemiyordu, kim bilir! 

Bir de “Zühal Yorgancıoğlu Moda ve Tasarım Müzesi” ile bu müzede Yılmaz Hoca’nın yaptığı Zühal Yorgancıoğlu’nun balmumu heykelini görmek ayrı bir heyecan oldu. Neden İzmir’de değil de Eskişehir’de diye sormamak gerekir. Çünkü, Yılmaz Büyükerşen’in Eskişehir’i bir müzeler kenti!