"Sevgi bin kilometre ötede bile olsa, gelir dokunur bize.''
"Barış içinde bir dünyayı, bütün insanlığa dilemek isterim."
"Birbirimizi anlamamız için, aynı dili konuşmamıza gerek yok, ezildikten sonra hepimiz aynı şarabız."
Dedi...
*
Dünya görüşünü net özetlerdi;
"Ben bir müzisyenim.
Ondan sonra biraz Karadenizliyim.
Ama hepsinin ötesinde
Ben Bir Devrimciyim."
"Şarkılarla geçtim aranızdan,
Yalnızlar gibi susup uzun uzun
Düşlüyorum bu kenti
Ahh, bir aşk gibi"yi...
Söyledi!
*
Türk'üm dedim
"Faşist" dediler.
Kürt'üm dedim,
'hadi lan bölücü' dediler.
Laz'ım dedim,
''Hadi lan devşirme
Rum'' dediler.
Alevi'yim dedim,
'dinsiz kızılbaş' dediler!
Ben dedikçe onlar da birşeyler dedi.
'İnsanım'
diyecektim ama;
İnsanlığa ait herşeyi
yok ettiler!"
Dedi!..
*
Önerdi hep;
"Olmak istediğiniz gibi olun,
Sevilmek zorunda değilsiniz.
Bırakın birileri size kendini beğendirsin
Şeklim,şemalim budur deyip devam edin yolunuza
İsteyen yanınızdan yürür isteyen karşı kaldırımdan
Hepsi bu!.."
Sonra...
Sonra "Teşekkürler" etti Dünya''ya;
"Bu arada; hiç başımızdan eksik olmayan gökyüzüne,
günün karanlık saatlerine, ara sıra kopsa da fırtınalara, bir gün boğulacağımız denizlere, eski günlere, neler olacağını bilmesek de geleceğe, kötülüklerle dolu olsa bile tarihe, tarihin akışını düze çıkarmaya çalışan tüm güzel yüzlü çocuklara, Donkişotlar’a, ateş hırsızlarına, Ernesto 'Çe' Guevara’ya, yollara-yolculuklara, sevgililere, sevişmelere, sadece düşleyebildiğimiz olamamazlıklara, üşürken ısınmalara, her şeyden sıcak annelere, babalara ve tadını bütün bunlardan alan şarkılara kendi sıcaklığımızı gönderiyoruz (...)
Ama her şeye rağmen bu yeryüzünde şarkılar söyledik.
Teşekkürler dünya.”
**
"Ben çok fiyakalı bir hastalığa yakalandım Baba"yla kansere meydan okudu, ardından da şu unutulmaz tespiti yaptı;
"Hayatım boyunca Türkiye'deki sistemle mücadele ettim.
Sonunda fark ettim ki sistemle kanser aynı şey!"
*
Devam etti;
"İşte gidiyorum, birşey demeden
Arkamı dönmeden, şikayet etmeden
Hiçbir şey almadan, birşey vermeden
Yol ayrılmış, görmeden, gidiyorum
Ne küslük var ne, pişmanlık kalbimde
Yürüyorum sanki, senin yanında
Sesin uzaklaşır, her bir adımda
Ayak izim, kalmadan, gidiyorum"..
**
"Yerim yurdum yoktur benim.
İşte bir yerindeyim" dediği Dünya'dan,
"İşte gidiyorum"la, 16 yıl önce aramızdan ayrıldı.
Sevdiklerini/sevenlerini yüreğinden vurdu
Kâzım Koyuncu!
*
Sen
"nerden bilecektin ki ölümün ince belli bir bardak çayla dudak arasında olduğunu!.."
Koyverdin gittin bizi, koyverdin!..
Fotoğrafın asla silinmeyecek yüreğimizden!
Emeğine, bıraktığı izlere ve müziğinle...
Sözünle, yorumunla, yiğitliğinle...
Sevgiyle, ardında bıraktığın anılara saygıyla;
Şiir Gülüşlü Çocuk...
Bir Kazım Koyuncu geçti bu dünyadan ..
Bugün onun doğum günüydü...
Karadeniz'in asi çocuğuna özlemle...