Kurulmaya çalışılan yeni dünya düzenine “karteller” damga vuracak. Neo-liberalizmden ulusalcılığa kayan yeni düzende bugüne kadar tüm rejimlerde ağırlığı olan karteller,bu kez kendilerinin tamamen egemen olacağı bir yapının adımlarını atmaya başlamışlardır. Bunun üç ayağı vardır: Finans,hukuk ve siyaset.
Evrensel boyutta merkez bankaları yönetimlerini ele geçiren karteller, hukuk alanında ulusal yasaları, AİHM, af örgütü gibi kuruluşların kanalı ile kendi çıkarları doğrultusunda alınan kararlarla etkileme yolunu seçmişlerdir. Siyasette her zaman etkin olan karteller, ABD başkanlık seçimlerinden Markel'in siyaseti bırakmasına, İtalya'da kuzey-güney ayrımının iyice açılmasına, İspanya'da BASK, İngiltere'de Galler ve İrlanda, Pasifik’te Tayvan, Singapur, Kuzey- Güney Kore, Hindistan gibi ülkelerde ve kutuplardaki hegonomik yapılanmada elindeki tüm enstrümanları
kullanmaktan çekinmemektedirler.
***
Böyle bir düzeni kurmak ve korumak için en önemli faktörün “silah” olduğu bilincindedirler. ABD'yi yeni bir iç savaşa götürecek olan Trump ile ilgili gelişmeler, Rusya-Ukrayna savaşı, Pellosi'nin Tayvan ziyareti, ABD'nin Yunanistan ve Akdeniz'deki konuşlanması, Balkanlar ve Kafkasya'daki Ortadoğu'daki gelişmeleri bu açıdan okumakta yarar var. Alan Musk'tan Jef Bozess’e, Çin'den Hindistan, Brezilya, Güney Afrika'ya kadar geniş bir hinterland'daki yapay zeka girişimcileri ve robotları bünyesinde “absorbe” etme uğraşı veren kartellerin bu politikaları, dünyadaki tüm rejimlerini etkilemekte, demokrasi kisvesi altında amaçlarına ulaşabilmek için “silahlı” radikal sağın önünü açmaktadırlar.
***
Türkiye’nin bu gelişmelerden etkilenmemesi düşünülemez. Ötekileştirme politikalarının getirdiği ayrımcılık,gazetelerin üçüncü sayfa haberlerine dönen toplumsal ortamda silahlanma olayı sorgulanmalı, her alanda sıkışan, 'öfkesi burnunda' olan halkın birbirlerini kırmasının önüne geçilmelidir. Anadolu’nun mozaiği kartellerin oyunlarını bozabilecek, etkilerini azaltabileceği en büyük güçtür.
Soru şu: Dünyadaki her alandaki yapıyı kim oluşturuyor? Ülkelerini yönettiklerini sanan politikacılar mı yoksa onların iplerini elinde tutan, ulusu olmayan evrensel boyutta etkin olan karteller mi?
