Pazar Günü
Esat Erçetingöz ,
Erhan Hartaç , Zafer Ertem ve Muhittin Akbel ile Göztepe Gürsel Aksel Stadı’ndaki Göztepe-Alanyaspor maçındaydık.
Biraz erken girdik Basın Tribünü’ne.
Tribünler tıklım tıklım doluydu.
Birden o tribünlerden “Mustafa Kemal'in Askerleriyiz” sloganı yükseldi.
Dakikalarca her yaş grubundan on binlerce seyirci bu sloganı atıyordu.
Aynı günün akşamı Kadıköy’de de Fenerbahçe-Rizespor maçı oynanıyordu.
İzliyorum tv’den.
Stadı dolduran oradaki
on binler de "Mustafa Kemal’in Askerleriyiz” sloganıyla, demokratik ve lâik cumhuriyete bağlılık yemini eden, mezuniyet töreninden sonra da kılıç çatıp “Mustafa Kemal’in Askerleriyiz” diyen beş teğmenin; sıralı amirleri -albay, yarbay ve binbaşı rütbesinde üç subay-
ile TSK’dan ihraç edilmesine tepki veriyordu.
Hemen belirtelim;
ihraçlar sıradan bir hadise değildir.
Türkiye için bir dönüm noktası ve tarihsel bir kırılma ânıdır!
Tarih bu kararı alanları yazacaktır!..
**
Beş ay sürdü soruşturma. Teğmenler ve amirleri ordudan oy çokluğu ile
-oy birliğiyle değil- atılırken tarikatçı sarıklı amiral disiplinsizlikle suçlanmadan, tüm hakları verilerek emekli edilmişti; hatırladınız mı?
Neymiş, suçları
“Mustafa Kemal’in Askerleriyiz” değilmiş! “Disiplinsizlik suçu” işlemiş beş teğmen...
**
Barış Terkoğlu’nun Cumhuriyet 'te dünkü yazısından öğreniyoruz;
Mezuniyet töreninden iki hafta sonra “kritik görevde olan bir komutan”
Polatlı'daki Topçu Okulu’nu ziyaret ediyor, teğmenlerle görüşüyor.
6 saatlik bir görüşme yaşanıyor.
En sert konuşmayı da Dönem Birincisi Teğmen Ebru Eroğlu ile yapıyor o komutan.
Terkoğlu şöyle ekliyor; “Ona, yaşananların baş sorumlusunun kendisi olduğunu söylüyor ve ‘TSK’da hiçbir disiplinsizlik cezasız kalmaz’ diyor.
Bu cümle zaten aylar sonra gelecek kararı haber veriyordu...”
Teğmenlerin de amirlerinin de ihraç edilmesi; siyasi bir karardır!
**
Piyade Komando Albay Alper Topsakal…
Her 1000 mezundan sadece birinin geçebildiği, dünyanın en zorlu askeri eğitimlerini başarıyla tamamlayarak ‘Bordo Bereli’ olmaya hak kazandı.
Teröristbaşının bulunduğu İmralı Adası’nı olası dış tehditlere karşı koruyan bordo bereli timin komutanlığını yaptı.
Irak’ın kuzeyi ve Güneydoğu Anadolu’da “Girilemez” denen bölgelere timiyle sayısız başarılı operasyona katıldı. Eğirdir Dağ ve Komando Okulu Özel Harp Kurulu’nda 'Eğitmenlik' yaptı.
Hakkari Dağ ve Komando Tugay Komutanlığı’nda Komando Tabur Komutanlığı ve son olarak, 2024'te Kara Harp Okulu Öğrenci Alay Komutan Yardımcılığı’na, yani ilk masa başı görevine atandı.
Yemin töreninin olduğu gün de "Okul Komutanı izinli olduğu için" yerine ‘'vekaleten’' bakıyordu.
Özelliği şu; Teğmenlerin arkasında durduğu için TSK'dan atılan üç subaydan biriydi Albay Topsakal.
İhraç edildiği için şimdi emekli maaşı bile alamayacak…
Ömrünü terörle mücadeleye adamıştı, şimdi işsiz!”
O da Mustafa Kemal'in Askeriydi, hep öyle kalacaktır...
**
Bir eski AKP Milletvekili de sormuş;
“Bu ülkede hayat Mustafa Kemal ile mi başladı?”
Evet, bu ülkenin adı Türkiye Cumhuriyeti’dir. Ulus devlettir.
Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşlarınca kurulmuştur.
Şehit kanlarıyla sulanmış vatan toprağıdır.
Bu vatanı da emperyalist işgalden kurtarandır Mustafa Kemal ve Askerleri de!
Hayat onunla başlamadı ama sonsuza kadar da bu vatanda Mustafa Kemal ile yaşayacaktır, yaşanacaktır. Kuvayı Milliye ruhu asla tükenmeyecektir.
Mustafa Kemaller Yenilmez!
Bir kez daha;
Teğmenlerin de amirlerinin de ihraç edilmesi; siyasi bir karardır.
Tarih unutmaz!