Durup dururken, birden bire kooperatifleşme aklıma gelmiş değil...Tarım bakanlığı nadiren de olsa yaptığı denetimler sonrasında gıda ürünlerinde ihlal yapan, üretiminde hile yapan kuruluşları, firmaları tespit edip açıkladı... “Vay be” dediğimiz pek çok firmanın yanı sıra Ayvalık'ta zeytinyağı üreten bir köy kooperatifi de var.
Halk sağlığıyla oynayanlar bulunup açıklansın, gerekli cezalar da verilsin. Zaten bakanlık bunun için var. Ama kooperatifin hile hurdada işi ne?
Aslına bakarsanız kooperatif konusunda daha yürüyeceğimiz çok yol var...
Türkiye'de kooperatifleşme pek çok konuda olduğu gibi Cumhuriyet'in ilk döneminde hız kazanmış. Bugün Türkiye'de marka olan bir çok sanayi kuruluşuyla rekabet edecek duruma gelen kooperatiflerin temeli 1925 ile 1938 yıllarında atılmış. Atatürk'ün ölümüyle biraz sekteye uğramış. 1960 yılında çıkarılan kanunla yeniden ivme kazanmış...
Bugün amacına uygun olarak çok iyi çalışan kooperatifler de var... Ama bu konu yeniden ele alınmalı... Hatta baştan gözden geçirilmeli...
Mesela İzmir'de Aziz Kocaoğlu'nun belediye başkanı olmasıyla İlçelerdeki irili ufaklı kooperatifler canlandı. Hatta bugün ürünleri dev marketlerin raflarını süslüyor. Tunç Soyer de bu desteğe devam edince İzmir, kooperatifleşme konusunda marka kentlerden biri oldu. Buraya kadar kadar her şey güzel...
Biz kooperatifleşmenin önemini anlamışız da yanlış anlamışız.
Bugün belediye desteği ile ayakta duran kooperatiflerin ürünleri en pahalı ürünler. Yoğurdunda da öyle, peynirinde de öyle...
Oldu mu şimdi?
Tamam üretici desteklensin. Ama tüketici de ihmal edilmesin...
Zaten kooperatifin sözcük anlamına baktığınızda , “insan ihtiyaçlarını karşılıklı yardımlaşma yoluyla giderilmesini sağlamak ve ortakların çıkarlarını korumak amacıyla oluşturulan ekonomik kuruluştur.” ifadesi yer alıyor.
İşte bizim atladığımız bu... Tüketici yoksa, istediğin kadar üret nafile...
Zeytinyağına tohum yağı karıştıran kooperatife gelince... Böyle çürük yumurtalar her zaman çıkabilir... İstisnalar kaideyi bozmaz diye eski bir söz vardır. Umarım istisnadır... Aslolan ana fikirden sapmamak...