Kediler ve köpekler insan tarafından evcilleştirilmiş hayvanlardır. Aşırı soğuk havalara veya açlığa vahşi hayvanlar kadar uzun süre dayanamazlar. Soğukta dışarıda olan, ıslak kalan, yeterli oranda beslenemeyen kedi ve köpekler yaşamlarını kaybedebilirler.

Yapılan araştırmalara göre yetişkin ve sağlıklı bir kedi 4 ila 6 derece soğuğa dayanabiliyor. Köpekler ise 7 derecenin altında üşümeye başlıyor. Soğuk havada kediler sadece 6, köpekler ise 17 saat açlığa dayanabiliyor. Bu eşiği geçtikten sonra barınma ve beslenme şansı bulamadıkları takdirde hastalanıyor ve ölüm tehlikesiyle karşı karşıya kalıyorlar. Özellikle eksi derecelerde, karlı ortamlarda kuru ve sıcak bir yer bulamayan; bunun üzerine bir de aç kalan “evcilleştirilmiş” sokak hayvanlarının hayatta kalabilmeleri için insan tarafından korunmaları kollanmaları gerekiyor.

***

Son olarak Sivas'ın kar altındaki Altınkale ilçesinde bir sokak kedisinin donmamak için sıcak termal su kenarında ısınmaya çalıştığı görüntüler haberlerde ve sosyal medyada yayınlandı. Görüntülerde kürkü, kirpikleri soğuktan donan kedi biraz ısınabilmek için buhar çıkan suya yakın bir şekilde duruyordu. Hayvanlar hakkında pek bilgisi olmayanlar için “şirin” bir görüntü olabilirdi. Ama biraz bilgi sahibi olanlar haberi görür görmez, zavallı kedinin hipotermi geçirdiğini ve acil müdahale edilmediği takdirde ölebileceğini tahmin etmiştir. Nitekim korkulan da olmuş; kedicik hayatını kaybetmiş. Haber için “gerekli görüntüler!” alındıktan sonra kedi muhtara teslim edilmiş. Muhtara değil de veterinere götürülse kurtarılabilir miydi? Belki.

Kedinin başını sokacak bir kuru ortam bulamayıp yoğun kar yağışı altında saatlerce dışarda kalması ve bunu kimselerin fark etmemesi, büyük ihtimalle yiyecek bir kuru ekmek bile bulamamış olması, veteriner yerine muhtara bırakılması gibi bir dizi olay bir araya gelince üzücü son yaşanmış.

***

Böyle olaylar, bize sokak hayvanlarının aslında ne kadar zor şartlarda hayatta kalmaya çalıştıklarını ve bize ne kadar ihtiyaç duyduklarını bir kez daha hatırlatıyor.

İnsanlar olarak evcilleştirdiğimiz bu canlardan sorumluyuz. Hayatta olanları yaşatmak; popülasyonun artmaması için de gerekli kısırlaştırmaları yapmak insani görevimizdir.

--

Whatsapp Image 2024 12 06 At 19.08.35

KISA HABER

Zeytinin tarihi yolculuğu başlıyor

Doğa Derneği 3-5 Ocak 2025 tarihleri arasında İzmir Seferihisar Orhanlı Vadisi’nde Zeytinin Okulu etkinliği yapacak. Derneğin konuyla ilgili açıklaması şöyle: “Zeytinin ve zeytinyağının binlerce yıllık yolculuğu boyunca oluşturduğu kültüre tanık olmak için Seferihisar Orhanlı Vadisi’ndeki zeytinliklerde olacağız. Dr. Güven Eken’le zeytin ormanlarında, zeytini zeytin ağacının gözünden tanıyacağız. Zeytinliğin binbir çeşit canlıya nasıl yuva olduğunu görecek, zeytin toplarken hasatın inceliklerini öğrenecek, topladığımız zeytinlerin yağ haline dönüşmesini izleyeceğiz. Zeytinyağın Anadolu mutfak kültürü üzerine olan etkisini birbirinden lezzetli taze yağları tadarken konuşacağız. Birçok farklı uzmandan Ege’deki kültürün zeytinle nasıl mayalandığını ve bu mayanın bütün dünyaya nasıl yayıldığını dinleyeceğiz. Sincapların, kirpilerin, kızılgerdanların yanı başında, zeytin ormanlarında yaşayan canlılardan birisi olarak düşünmenin ve üretmenin farkına varmak için bir araya geliyoruz.”

---

Whatsapp Image 2024 12 06 At 19.08.35 (2)

DÜNYADAN BİHABER

Londra Moda Haftası’ndan

hayvan dostu karar

Moda dünyasının en önemli etkinliklerinden biri olan Londra Moda Haftası örnek bir kararla egzotik hayvan derilerinin tasarımlarda kullanılmasını yasakladı. New York, Milano ve Paris ile birlikte “Dört büyük” moda haftasından biri olarak tanımlanan Londra Moda Haftası, deriyi yasaklayan sektördeki ilk büyük etkinlik oldu.

Daha önce de kürk kullanımını yasaklayan Londra Moda Haftası’nda 2025'ten itibaren egzotik hayvan derileri de defilelerde yer almayacak. Etkinlikte moda defileleri düzenleyen tüm tasarımcıların timsah ve yılan gibi hayvan derilerini koleksiyonlarından çıkarmaları gerekecek. Hayvan hakları savunucuları da bu gelişmeyi memnuniyetle karşıladı. Dünya Hayvanları Koruma Organizasyonu İngiltere şu açıklamaları paylaştı: “Bu adım küresel moda endüstrisine, hayvanları derileri için sömürmenin hem etik dışı hem de gereksiz olduğu yönünde önemli bir mesajdır. Tasarımcıların ve giyim şirketlerinin yaratmayı seçebileceği bu kadar çok yenilikçi ve heyecan verici hayvan dostu malzeme varken, milyonlarca hayvan moda uğruna acı çekmeye ve ölmeye devam ediyor."

Hayvan hakları savunucularının sıradaki talebi ise kuş tüylerinin kullanımının yasaklanması.

**************************************************************************

Whatsapp Image 2024 12 06 At 19.08.34

BİZİM GEZEGEN

Plastik kirliliğiyle mücadele engele takıldı

Plastik Kirliliği ile Mücadele Konusunda Hükümetlerarası Müzakereler Komitesi’nin (INC) beşinci ve son oturumu Güney Kore’nin Busan kentinde yapıldı. İki yıl süren kararlı müzakerelerin ardından dünya liderleri INC-5’te plastik kirliliğinin yol açtığı artan çevresel, ekonomik ve sağlık tehditlerine karşı koymak için cesur ve etkili bir anlaşmanın arkasında birleşme fırsatı için bir araya gelmişti. Ancak plastik kirliliğini durdurmak üzere küresel anlaşma beklentisi olmadı ve umutlar başka bahara kaldı.

Müzakerelere katılan ülkelerin çoğunluğu zararlı plastik ürünlerin ve kimyasalların küresel olarak yasaklanması ve aşamalı olarak durdurulması da dahil olmak üzere, plastik kirliliğiyle mücadele için yasal olarak bağlayıcı bir anlaşmayı destekledi. Ancak bazı üye ülkelerin engellemesi nedeniyle önemli kararların alınması 2025’e ertelendi. Bu gecikmenin plastik kirliliğinin yarattığı hasarı geri döndürülemez noktaya getirebileceği uyarısını yapan WWF Başkan Yardımcısı Erin Simon, "Elde anlamlı bir anlaşma olmadan müzakerelerden çekilmek cesaret kırıcı. Artık hareketsizliğin bedeli, boşa harcanan zamandan çok daha büyük; hem gezegeni hem de insan sağlığını riske atıyor. Ülkeler, geleceğimiz için mücadele etmeye hazır bir şekilde masaya gelmeli. Plastik kirliliğini ortadan kaldırmalı” dedi.

*

KULAĞIMIZA KÜPE OLSUN

Hayvanlar dünyası bize ortaya çıkarabileceğimiz potansiyeli gösteriyor. Ancak onlardan bir şeyler öğrenmek için önce onlarla konuşmayı öğrenmeliyiz.”

Ted Andrews.